Bizimle İletişime Geçin

Genel

18 Mart Gelmiş Neyinize?

Yayınlandı

-

Pazar akşamı 18 Mart şehitlerimizi anmak için Fener Alayı yürüyüşüne katıldım. Aslında yürüyüşün başlangıç yeri olan Cumhuriyet Meydanı’na gelmeden olacakları tahmin ediyordum. Yürüyüşe katılan bazı dernekler bu anma yürüyüşünü kuyruk acılarını bastırmaya alet edeceklerdi. Dediğim gibi de oldu. Çanakkale şehitleriyle, Çanakkale Savaşı başarısıyla hiçbir alakası olmayan siyasi sloganlar birbiri ardına sıralandı. Zaten bu zihniyetten farklı bir şey beklemiyordum ama hani ‘’Allah’tan umut kesilmez’ durumu vardır ya… Aslında ben bu yazıyı yürüyüş öncesinde de yazabilirdim; çünkü perşembenin gelişi çarşambadan belliydi. Nedendir bilemiyorum ama bu insanlara kızmıyorum, kızamıyorum. Lanet olsun içimdeki şu insan sevgine! Acıyorum, düşene tekme atamadığım gibi, idam sehpasındaki bir mahkûma son isteğini sorar gibi acıyorum…

18 Mart gelmiş neyinize? Vesayet elden gitti gidiyor, asker halka yöneldi yöneleli darbe yapmaz oldu, yapmaya çalışanlar Silivri’ye hapsoldu, gençlik Süpermen masalına inanmaz oldu. Bir yaşlının el ayaktan çekilip istediklerini yapamaması durumudur bu. Yaşlı, o bayram gününü görse bile ”Bayram gelmiş neyime? ” diyerek sitem eder. Eli ayağı tutmaz, artık itibar görmez olmuştur. Ve en güzel günlerde, bayram günlerinde, bahar günlerinde bile sürekli durumundan yakınır, yapamadıklarından şikâyetçi olur. İşte bu zihniyette ”18 Mart gelmiş neyimize? ” diyor. Çünkü halkın desteğini alamadan bir avuç insanla tüm Türkiye’yi diktayla yönetme günleri çoktan geçmiştir artık… 250 bin şehidi ‘’Türkiye laiktir, laik kalacak’’ sloganıyla anan ulviler, emin olun 250 bin şehidin bir tanesi bile laiklik uğrunda canını feda etmedi; emin olun ki bu ülkeye laiklik getirilirken bir kişiye bile sorulmadı. Âmâ laiklik gerçek manasıyla yaşandığında laiklik olacaktır. Sizin sonradan içini boşaltıp kendi amaçlarınız doğrultusunda uydurduğunuz manayı içine tıkıştırdığınız laiklik şu günlerde sizin gibi bir avuç insan tarafından seslendirilmektedir. Ne kadar zıt, farklı görüşleri benimsemiş olsak da her şeye rağmen aynı bayrak altında yaşıyoruz, yaşamak zorundayız. Çünkü bayrağımız ortak, bu bayrak hepimizin bayrağı olmaya devam edecektir. Hani evlenen çiftler olur, sonradan anlaşamazlar da ayrılmak isterler fakat çocukları için bir arada olmaya devam ederler. İşte bayrakta bu ülkenin çocuğudur. İnsanlarımızı her türlü farklı renge, her türlü zıtlığa rağmen yine de beraber olmalarını sağlayan çocuktur o.

Son olarak : ”Mustafa Kemal’in askerleriyiz.” diye bağıran kızlarımız…Bu ülke yasalarına göre kadınlar askerlik yapamıyor. Âmâ cepheye mermi taşıyıp, yemek falan yaparız diyorsanız yazık olur o ojeli parmaklarınıza…’’Allah Allah’’ diyerek düşmanla çarpışan dedelerimizin ‘’Allah Allah aman sabahlar olmasın’’ diyen torunlarıyız. Sonumuz hayrolsun hanımlar ve beyler…

 

Okumaya Devam Et
Tanıtım
Yorumlar

25 Yorum

  1. olcayto

    19 Mart 2012 at 11:06

    sana bu sitede yorum yazdıran da kabahat..yazdıklarını al ve çanakkale gibi değerli bu şehirden hemen git..burda yaşamayı haketmek lazım

  2. Muhammed Demirci

    19 Mart 2012 at 12:34

    Sevgili arkadaşım!
    Bir yazın da neden genç şairler yazarlar yetişmiyor diye yakarıyorsun. Gayet lakayıt ve gayriciddi yazıyorsun. Eyvallah…
    Senin şeklin senin stilin onu eleştiremem. Fakat bence sen ne demek istediğini ne anlatmak istediğini kendin de bilmiyorsun. Veya tabiri caiz ise sen kimi eleştireceğini bile bilmiyorsun. Ak dediğine kendin kara diyorsun. Kara dediğine gene kendin ak diyorsun. Bence yazar olmak için yazı yazmak için kimseyi karalamaya gerek yok. Sen düşünceni, fikrini tam olarak okuyucuya sun bir kısım seni illa okuyacaktır, kabul edecektir. Zaten bizim ülkemizde bir fikri herkes kabul edebilseydi fesatlık olmasaydı şu an dünyaya hükmediyor olurduk 😉 Ama bu iş ikili oynayarak olmaz!

    Çok doğru söylemişsin takdir ettim söz konusu 18 Mart ÇANAKKALE ZAFERİ olduğunda siyasetten uzaklaşılmalı ve kardeşlik, vatan konuşulmalı ki dedelerimiz zamanında bunu yaşadığımız topraklarda Akif’in deyimi ile ” 7 Düvel’e ” gösterdi.

    Sen kızlarımıza laf atmaya çalışmışsın!
    Bizim bütünlüğümüzü birliğimizi bölmeye kimsenin gücü yetmez de gel gelelim senin lafına cevap olarak şöyle bir örnek vereyim.
    Allah korusun ülkemizde bundan 97 yıl önceki olaylar tekrar cereyan etse neler olur anlatayım.
    1- Şu an dışarıda onun bunun mandası olan kardeşlerimiz var ya sağda solda amaçsız işler peşinde koşanlar.Onlar gerçeğin farkına varır dedelerimizin atalarımızın yaptığının aynısını tekrar yapar canımız pahasına ülkemizin bütünlüğünü hep birlikte ayrım gözetmeden koruruz!
    2- Kitap açıp okuduysan 97 sene önce de senin askerlik yapamıyor dediğin kadınlarımız kızlarımız cephede su, ekmek taşımışlardır. Hatta daha çarpıcı olanı gerektiği zaman silahı süngüyü eline alıp gavuru, o serinlemek rahatlamak için kenarında köşesinde çay içtiğin sohbet ettiğin Çanakkale Boğazı’na dökmüştür. Canı pahasına!
    Öyle bir şey olsa gene kadınlarımız Türk Kadının cesaretini dünyaya gösterir. Hatta senden benden de daha iyi yapar o işi 😉
    3- Bir Mustafa Kemal çıkmaz belki bizim zamanımızda ama vatan aşkıyla yanıp tutuşan milyonlarca gencimiz bir beden olur MUSTAFA KEMAL OLUR!
    4- Laikliğin ne olduğunu sana burada anlatmayacağım. Zaten birileri anlatabilseydi bazı şeyleri bu durumda olmazdık.

    Yani uzun lafın kısası 3-5 kişiyi örnek alıp herkesi yargılama! Pireye kızıp yorgan yakan milletiz. Kurunun yanın da yaşı yakan milletiz. Bence her şeyle espri yap yazılarında fakat söz konusu Vatan, Millet, Bayrak, Din olduğunda değerlerimize dil uzatma.
    TEŞEKKÜRLER!!

    • ERTUĞRUL OSMAN

      20 Mart 2012 at 12:08

      UZUNCA YAZAN ARKADAŞ ÇANAKKALE SAVAŞINDA İMANLI MÜSLÜMANLAR SAVAŞTI SENİN GİBİLER DEĞİL SENSİN MANDA RUS MANDASI HEMDE HADİ GİT İŞİNE BU MİLLET UYANDI BOŞUNA ZIRVALAMA

  3. Kubilay FELEK

    19 Mart 2012 at 22:17

    Cevap vermekle vermemek arasında kararsız kaldım ama şunları söylemek isterim:
    Birincisi,yazılarımda nasıl bir üslup kullanacağımı ben belirlerim;okuyup okumamayı ise okuyucu belirler.

    İkincisi,3-5 kişiyi örnek alarak herkesi yargılamıyorum.Gençliğimizin bir bölümü doğru yoldayken bir bölümü gerçekten amaçsız,davasız bir yaşam sürüyor.Ben bütün gençliği aynı kefeye koymadım.Yazılarımı okuduysanız Atatürkçüler ile kemalistleri aynı çatı altında birleştirmediğimi,Atatürkçü olmadığımı fakat bu görüşe saygı duyduğumu belirtmiştim.

    Üçüncüsü,kızlara laf atmak gibi bir serseriliğim yoktur.Sokakta,caddede gezerseniz amaçsız,davasız bir yaşam süren gençlerimizin bir bölümünün kızlarımıza nasıl laf attığına şahit olursunuz.Ben sadece espirili bir iğnelemede bulundum.

    Dördüncüsü,evet kadınlar askerlik yapamıyor diyerek bazı kız arkadaşlarımızın ”Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sözüne atıfta bulundum.Şunu belirtmek isterim ki o cepheye mermi taşıyan annelerimiz asker değildi.Savaşta sadece askerle kazanılmaz.Askerimize yardım eden ve 2. bir ordumuz olan kadınlarımız vardı.

    Beşincisi,evet Mustafa Kemal gerçekten büyük bir komutandı fakat bazı çevrelerin Mustafa Kemal olmasaydı sen bu dünyada olmazdın,bu ülkede yaşayamazdın gibi süperman masallarından sıkıldım artık.Bu savaşı biz hep beraber kazandık,evet Mustafa Kemal’in bu başarıdaki payı belki çok daha büyüktür fakat bu ülke tek bir kişiyle kurtarılmadı ve kurulmadı.

    Laikliğinde ne olduğunu ben yeterince biliyorum.Sizde biliyorsanız ne mutlu.Saygılar…

    • Muhammed Demirci

      20 Mart 2012 at 09:32

      Sevgili kardeşim haklısın kendin belirlersin ama sen ufacık eleştirilere bile açık değilsin…

      Kızlara laf attın derken serserilik babında yolda giderken attığın laf anlamında söylemedim yazındaki ithamdan yola çıkarak söyledim. Bizim kadınımız güçlüdür korkusuzdur cesurdur bunu hep gösterdiler hep gösterecekler.

      Gözden kaçırdığınız veya kaçırtmaya uğraşanların başardığı bir nokta var. Evet çok haklısın binlerce şehit binlerce gazi binlerce kayıp var butun milletimiz aç susuz savaştı sıkılmış olabilirsin belki ama onlar olmasaydı su an olmazdık en azından sen ben bukadar rahat fikirilerimizi sunamazdık birbirimize. Ama göz ardı edilen konu onların bizim su an oldugumuz gibi ayrışmaması hep bir el bir göz bir düşünce olmaları. Umarım anlatabilmişimdir uzun yazıp sıkmakda ıstemıyorum.Ve dostum Mustafa Kemal Atatürk’ü sevmemek, saygı göstermemek, ona hakarette bulunmak gibi bir lüksü Türkiye Cumhuriyeti Devletinde OLAMAZ!! Ve hepimiz Atatürk Milliyetçiliğine bağlı kalmak zorundayız. (Bknz: 1982 Anayasası Madde 2-3.)

    • deren

      20 Mart 2012 at 10:37

      Kubilay Felek ne yiyip ne içtiğini bize söyle de onlardan uzak duralım, tüketmeyelim.

    • belirsiz

      16 Nisan 2012 at 02:55

      neden atatürkçü değilsin o görüşte değilsin ben sana söyleyyim mi kardeşim..sende amaçsız emelsiz o bahsettiğin türk gençliğinden bi farkın yok.. çünkü içki içiyor diye sen onun görüşünde değilsin.. eğer bu yüzden değilse bende en adi şerefsizim bu kadr söylüyorum sana.. dorf bu yüzden atatürkçü değğilsin.. mustafa kemalim başta ve diğer o insanlar olmasaydı sen şu an ezan sesi yerine kilisede çan sesleri duyacak olacaktın.. o zaman ben görecektim seni..sana kızmıyorum kızamıyorum bile.. çünkü en baş kendin objektif değilsin..kendin emellerine ulaşamamış sağ solda gezen o amaçsız gençlik dediğin gençliğin en başlarından birisin.. NEYZEN TEFFİK den son bi sözle bitiriyorum..İŞGALDEKİ HALİ SAKIN UNUTMA
      ATATÜRK E DİL UZATMA SEBEBSİZ..
      SEN ANANDAN GENE ÇIKARDIN AMMA
      BABAN KİMDİ BİLEMEZDİN…. DİYOR NEYZEN TEFFİK.. SAYGILAR..NOT:(doğru söylediğin yazdıpın yanlarında mevcut hakkını yiyemem)

  4. Kubilay FELEK

    20 Mart 2012 at 11:58

    Sayın Deren, tahammülsüzlüğünüzü saygıyla karşılıyorum.Bu tür cümleler, bu yolda devam etmem için bana güç veriyor.Tüm topluma yaranmak gibi bir kaygım olmadığı için böyle tepkileri çok olağan karşılıyorum.Bu günlerde diyetteyim fazla bir şey yemiyorum.Yaza kadar kilo verip plajda göbeksiz gezmeliyim.Size de bol bol balık tüketmenizi tavsiye ederim.

  5. tinerci

    20 Mart 2012 at 12:49

    Yazını okuyunca sesli güldüm yazık olmus doğru yol demişsin ya umarım o doğru dediğin yol kötü yol çıkmaz da kirlenmezsin zira yeterince kirlettiler bu vatanı ve senin gibi gencecik zihinleri zehirldiler.Ayrıca hiç bir kız kardeşim ojesinden utanmaz cephede Allah Allah diye bağrırız,yürüyüşte Mustafa Kemal’in askerleriyiz diye bağırdığımız gibi.Sen devam et yazmaya yalnız dikkat et diyetten olmasın bu yazdıkların,kan şekerine falan sahip çık mazallah.Saygılar geçmiş olsun.

  6. Elhamdülillah

    20 Mart 2012 at 13:36

    Savaştan 20 – 25 yıl önce Abdülhamitin geleceği görmesi sayesinde Boğazın her iki tarafına da Topçu bataryaları Tabyalar yaptırılmış ve bu tabyalara Parası verilerek Alman kruup topları satın alınmıştır. bu toplar çanakkale deniz savaşının kazanılmasında büyük etkisi olmuştur.

    Ayrıca çanakkale kara savaşında bir çok alman ve avusturyalı subay astsubay çanakkalede savaşmıştır. Alman ve avusturyalı askerler genelde normal top bataryalarında yada obüs top bataryalarında kendi getirdikleri topları kullanarak savaşa iştirak etmişlerdir. savaş sırasında 200 civarında alman asker de bizim yanımızda savaşırken ölmüşlerdir.

    Ayrıca Atatürkün anafartalar cephesinde dehasıyla ön plana çımış, 19. tümen konutanıyken ANafartalar grup (kolordu) komutanlığına getirilmiştir.
    birileri çıkıp Atatürk kimdi? çanakkalede rütbesi neydi? çanakkalede ne yaptı ki? gibi küçümseyici aşağılayıcı tavırlar sergilemektedir.

    Unutmayın ki Mustafa kemal olmasaydı şimdi o alnınızı koyduğunuz secdeye alınızı koyamazdınız.
    başbakanımız bile atatürkün dehasını kabul ederken bazı ahmakların hala Atatürkü karalamak istemesinin sebebi vardır Muhakkak !!!

    • belirsiz

      16 Nisan 2012 at 02:58

      sebeb i yoktur aga sebeb i yoktur.. karalanacak yönü olsa çoktan yaparlardı onu çoktan.. bi an bile bekletmeden.. ERMENİ SOYKIRIMI VAR DİYOR FRANSA.. SADECE HAVLIYOR UZAKTAN ISIRMIYOR..NEDEN ÇÜNKÜ ÖYLE Bİ SOYKIRIM YOK..OLSA ŞİMDİYE ÇOKTAN DAĞITMIŞLARDI BİZİ.. BUNLAR DA O MİSAL.. KARALAYACAK Bİ SEBEBLERİ YOK..

  7. Kubilay FELEK

    20 Mart 2012 at 22:04

    Tinerci arkadaşımıza cevap vermeyerek onu üstün zekasıyla ve kendi doğru yoluyla başbaşa bırakıyorum.İleride belki onun siyasi düşüncesinde olup ani bir zeka fışkırmasına maruz kalırsam cevap veririm inşallah. Yalnız belirtmek istediğim bir nokta var.Atatürk’le ilgili sözlerimin çarpıtılmasını saçma buluyorum.Mustafa Kemal’in büyük bir komutan olduğunu ilkokul bilgilerimle değil kendi araştırmalarımla biliyorum.Fakat Atatürk’ü eleştirmek başka bir şey, şahsına, ailesine hakaret etmek başka bir şeydir.

  8. a.ahmet

    20 Mart 2012 at 23:12

    Çok sert yazıyorsun Kubilay çok sert. Senin bir yazar olarak insanları vatanperverliğe davet etmen lazımken bu olmamış. Ojeli de olacak başı kapalı kot giyen makyajlı da, herkes olmalı ki; kim vatan için var kim vatana karşı bilelim. Zaten ülke gündemi ortada. Çıkalımki meydana kimler saflarda görelim. Sonra arkadan yemeyelim kurşunu. Bir lisans öğrencisine göre akıcı bir kalemin var seni kutluyorum.

  9. Kubilay FELEK

    21 Mart 2012 at 00:02

    Eleştirileriniz için teşekkür ederim.Haklısınızdır,kimi zaman sert cümleler kuruyorum,alaycı bir üslup tercih ediyorum ama bu bir etkiye tepki meselesidir.Bana, ciddiye alınmayacak eleştiriler yöneltenlere karşı sert veya alaycı bir üslup benimsiyorum.Tüm topluma yaranmak gibi bir kaygım olmadığını ve bu vazifenin de haddime olmadığının bilincindeyim.Kimsenin saçına,ojesine,giysisine karışacak değilim.Eğer öyle bir niyetim olsaydı kendimi modacılık konusunda geliştirirdim.Küçük bir espriyi kaldıramayacak kadar duyarlıyız bu konuda.Keşke bu duyarlılığımızı başka meseleler içinde gösterebilsek.Benim annemin,kız kardeşimin başı açıktır ve babam ordu emeklisidir.Ailemle her zaman gurur duyarım.Arkadaşlarım arasında da benimle zıt siyasi fikirlere sahip dostlarım vardır.ADD üyesi arkadaşlarım da vardır.Bir insanla ahbaplık kurarken en son baktığım özelliği siyasi görüşüdür.Ben sadece görüşlerime saygı duyulmasını,yapılan eleştirilerinde sizin yaptığın eleştiri gibi mantıklı ve gerçekçi olmasını istiyorum.Saygılar…

  10. Haluk Bilgin

    21 Mart 2012 at 00:14

    Sanadamı çanakkale yi germe görevi verdiler kardeşim..Nerelisin sen kimlerdensinde çanakkale yi eleştiriyorsun.Çanakkale haklı demokrattır evet her türlü eleştiriyi tolore etmeyide bilir ama onunda bir sınırı var.Üstelik kalkmışsın dünyaya bedel bir direnişi bir zaferi o küçük beyninle kendi siyasi düşüncelerine çevirmeye çalışıyorsun..Laiklik cumhuriyetin temelidir sen kalkmışsın laiklik için savaşılmadı diyorsun.kimseye sorulmadı diyorsun tarih bilgin nedir senin kardeşim ?? Laik türkiye cumhuriyetini savaşı kazanlar kurdular ha ama senin hizmet ettiğin zihniyet o esnada ingiltereye üstelik ingiliz gemileriyle
    kaçma telaşındaydı orasıda ayrı.Sen ve senin gibilerin en büyük hazımsızlığı olarak kalmakay devam edecek Çanakkale zaferi istediğiniz kadar çarpıtın ..

    • Mithat

      21 Mart 2012 at 01:05

      Canakkale savaşına da laikligi soktunuz ya daha ne diyeyim. Elinizden gelse 1. Dünya savaşına laikligi kurtarmak için girdik diyeceksiniz. Buna bilimde andığının olmak denir, avam ise kel alaka der

    • Güldürdünüz beni

      21 Mart 2012 at 12:39

      Yuh, fransızın laikliğini Çanakkale savaşının amacı yaptınız, orda şehit olan Türk evlatları laik değildi, aksine elinde kuran dilinde dua kalbinde imanla şehit oldular, öbür tarafta anlatırsınız laikliğinizi artık, biz anlayamadık maalesef.

    • Muhammed Demirci

      21 Mart 2012 at 22:08

      Çanakkale!! =) Ah be Atam nasıl döktüyseniz denize bu soysuzları torunları hala daha sizinle uğraşmakta ve böylelerini gördükçe size saygım her gecen gün daha fazla artıyor. Fikir çatışabilir insanlar arasında ama fikrini bilmeyenler laf salatası yapıp bilgili fikir fışkırığı yaratmaya çalışarak lekelemelere çalışırlar. Fikirsizlerle ise tartışmaya girmek zaman kaybından başka bir şey değildir 😉 Bir zamanlar gazetelere ilan veriyolardı ” Yetiştirilmek Üzere Amerikan Ajanları Aranıyor” diye =) buralarda harcanmasın bilgili, zeki, araştırmayı çok seven arkadaşlarımız. Hee birde Robert Kolejinde bedava eğitim de promosyonmuş ona göre ;))

  11. çanakkale li

    21 Mart 2012 at 00:15

    Kubilay adınıda değiştir kardeşim sen..Hangi bölümde okuyorsun..

  12. Felsefeci

    21 Mart 2012 at 03:53

    Tarihtir kesin : ))))

  13. demerol

    21 Mart 2012 at 12:12

    ay ben seviyorum bu çocuğu. bunun yazılarını okumadan güne başlayamıyorum yahu.

    herhangi bir uzvuma kalem verin herhalde bundan daha anlamlı şeyler çıkarabilir.

  14. aslı

    22 Mart 2012 at 11:55

    Ne kadar boş beleş konuşuyorsunuz.Söyleyecek sözünüz vardı da kalemi eline alıp yazmak mı zor geldi.Anca atıp tutun iki satırı bir araya getirmekten aciz insanlar böğle saldırır.İşinize gelmeyen bir şey varsa hatta adam gibi bir fikriniz varsa hodri meydan alın elinize kalemi adam gibi yazında bizde bilgi sahibi olalım.yoksa boş tenekeden çok ses çıkar bunu da herkes iyi bilir.

    • Muhammed Demirci

      23 Mart 2012 at 08:32

      aslı hanım oyle bır konustunuz kı buyurun sizde yazında sizi eleştirme şerefine nail olalaım!

  15. Esra Kurak

    24 Mart 2012 at 03:04

    Herkes yarasının olduğu kadar gocunur.
    Hiçbir ağızın torbası yok, büzemiyoruz.
    Kubilay doğru konuşuyor ki bu kadar eleştiriliyor. Arkandayım arkadaşım.

  16. belirsiz

    16 Nisan 2012 at 03:00

    VATAN ONA YAPILAN HİZMETLE ÖLÇÜLÜR.(KEMAL ATATÜRK). SAĞA SOLA YAPILAN ATIFLARLA DEĞİL.. ÜSTÜNE LAF VAR MI BUNUN

Leave a Reply

Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Genel

ÇOMÜ 2023 En’leri Töreni Kapsamında Kalite Ödülleri Verildi

Yayınlandı

-

Yayımlayan

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) 2023 En’leri Ödül Töreni İÇDAŞ Kara Yusuf Kongre Merkezinde gerçekleştirildi.

Törene; Çanakkale Valisi İlhami Aktaş, Çanakkale Milletvekilleri Ayhan Gider, Rıdvan Uz, 28. Dönem Konya Milletvekili Ünal Karaman, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, Çanakkale Baro Başkanı Av. Hande Keskin, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir ve Eşi Özlem Kaşdemir, İl Emniyet Müdürü Selim Arıcı ve Eşi Nebahat Arıcı, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Sadi Akman, Sahil Güvenlik Grup Komutanı SG. Yrb. Ercan Oran, Jandarma Özel Eğitim Merkez Komutanı Jandarma Albay Ufuk Yetiş, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Dinçay Köksal, Prof. Dr. Evren Karayel Gökkaya, ÇOMÜ Akademik ve İdari Yöneticileri, Çanakkale kamu kurum kuruluşları ile özel sektör temsilcileri, STK il temsilcileri, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşının okunmasının ardından Öğr. Gör. Sedat Çılgın, Çanakkale Türküsünü seslendirdi.

ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu yaptığı açılış konuşmasında; Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin 2023 yılı boyunca eğitim, öğretim, araştırma, geliştirme ve toplumsal katkı faaliyetlerinde öne çıkan paydaşlarını ve mensuplarını ödüllendirmek için bir araya gelindiğini belirtti ve 2023 yılının ÇOMÜ için başarılı bir yıl olduğunu vurguladı.

2023, ÇOMÜ İçin Başarılı Bir Yıl Oldu

2023 yılı, ÇOMÜ için oldukça verimli ve başarılı bir yıl oldu. Bu başarının arkasında, özveriyle çalışan akademisyenlerimiz, araştırmacılarımız, idari personelimiz ve öğrencilerimiz var.  Hepinize, bu vesileyle yürekten teşekkürlerimi sunuyorum. Bugün burada, üniversitemizin temel değerlerini ve misyonunu en iyi şekilde temsil eden, yaptıkları çalışmalarla fark yaratan ve adını daha da yukarıya taşıyan değerli paydaşlarımızı ödüllendirmenin gururunu yaşıyoruz.

Bilimsel araştırmaları, eğitim- öğretimdeki ve kurumsal gelişmeye olan katkılarıyla öne çıkan akademisyenlerimiz ve idari personelimiz, üniversitemizin en değerli varlıklarıdır. Onların özverili çalışmaları, ÇOMÜ’nün ulusal ve uluslararası alanda saygın bir konuma gelmesinde önemli rol oynamaktadır.

Kamu kurum ve kuruluşları, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları ile yaptığımız iş birlikleri, üniversitemizin topluma hizmet etme misyonunu yerine getirmesinde büyük önem taşımaktadır. Bu iş birliklerinin gelişmesinde emeği geçen tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyoruz.

Ve tabii ki üniversitemizin geleceği olan öğrencilerimiz, akademik ve sosyal alanlarda gösterdikleri başarılarla bizleri gururlandırmaktadır. Onların azmi ve inancı, ÇOMÜ’nün daha da parlak bir geleceğe sahip olacağının en büyük göstergesidir.

Özellikle toplumsal katkı ve kurumsal katkı noktasında üniversitemize destek veren kamu kurumu ve kuruluşları ile özel sektöre 2023 yılı ÇOMÜ günleri özel ödülleri vereceğiz. Bu ödüller, üniversitemize ve topluma yaptıkları katkılar için birer teşekkür niteliğindedir.

İş Birliklerimizi Geliştirmeye, Güçlendirmeye Kararlıyız

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi olarak, paydaşlarımızla olan iş birliğimizi daha da geliştirmek için kararlıyız. Bu iş birlikleri sayesinde, üniversitemizi daha da ileriye taşıyacağımıza ve topluma daha fazla katkıda bulunacağımıza inanıyoruz. 2023 yılı boyunca üniversitemiz birçok önemli başarıya imza attı. Bu başarıları sizlerle paylaşmak isterim:

Eğitim Öğretim Yelpazemiz Genişledi

Üniversitemiz, yeni bölümler ve programlar açarak eğitim-öğretim yelpazesini genişletmiştir. Ayrıca, uluslararasılaşmaya da önem vererek, yurt dışından daha fazla öğrenciyi üniversitemize çekmek için çalışmalarımız tüm hızıyla devam etmektedir.

Proje Başvuru Sayısı Önceki Yıllara Göre %250 Arttı

Üniversitemiz, araştırma-geliştirme projelerinde önemli bir atılım gerçekleştirmiştir. 2023 yılında ÇOMÜ akademisyenleri tarafından yürütülen birçok uluslararası araştırma projesi kabul görmüş ve fonlanmıştır. Bu projeler, üniversitenin araştırma kapasitesini ve uluslararası görünürlüğünü önemli ölçüde artırmıştır. Akademisyenlerimiz tarafından yürütülen projelerden elde edilen bulgular, uluslararası alanda da ilgi görmektedir. Özellikle TÜBİTAK ve Ulusal Ajans indekslerine göre proje başvuru sayısında önceki yıllara göre %250 artış bulunmaktadır. Ayrıca COST aksiyonuna üye olan ve faaliyet gösteren sayımızda da gözle görülür artış yaşanmaktadır. ÇOMÜ akademisyenleri tarafından 2023 yılında uluslararası hakemli dergilerde çok sayıda bilimsel makale yayınlanmıştır. Bu makaleler, üniversitenin ürettiği bilginin ve teknolojinin dünya çapında tanınmasına katkıda bulunmuştur. Amacımız kısa ve orta vadede Q1 ve Q2 düzeyindeki yayın sayısını arttırmaktır.

Ulusal ve Uluslararası Ölçeklerde Başarılı Öğrenciler Yetiştiriyoruz

ÇOMÜ, 2023 yılında da lisans ve lisansüstü eğitimde yüksek kalite standartlarını sürdürmüştür. Akredite program sayımızda artış devam etmektedir. Ayrıca kurumsal akreditasyonumuzu 5 yıllık tam akreditasyona taşıma hedefimizin önümüzdeki ay gerçekleştirilecek değerlendirmeler neticesinde başarıyla sonuçlanacağına inancımız tamdır. Üniversite, ulusal ve uluslararası ölçeklerde başarılı öğrenciler yetiştirmeye devam edilmektedir.

Toplumsal Katkı Faaliyetleri ve Toplumsal Sorumluluk Projeleri İle ÇOMÜ Adından Söz Ettiriyor

Üniversitemiz, topluma yönelik çeşitli faaliyetler düzenleyerek, bölgenin kalkınmasına katkıda bulunmuştur. Bu faaliyetler arasında, eğitim ve danışmanlık hizmetleri, sağlık taramaları ve çeşitli kurslar yer almaktadır. Ayrıca ÇOMÜ, 2023 yılında da çeşitli toplumsal sorumluluk projeleri yürütmüştür. Bu projeler, üniversitenin topluma katkıda bulunma ve sosyal sorumluluk bilincini geliştirme çabalarının bir göstergesidir.

Üniversitemiz, 2023 yılında çok sayıda uluslararası ve ulusal etkinliğe ev sahipliği yapmıştır. Bu etkinlikler, farklı ülkelerden ve kentlerden gelen katılımcıların bir araya gelerek kültürel bilgi ve deneyimlerini paylaşmalarına ve kaynaşmalarına imkân sağlamıştır. Bunun yanı sıra düzenlenen çeşitli sanat ve spor etkinlikleri ile de öğrencilerimizin ve akademisyenlerimizin sosyal ve kültürel açıdan gelişimine katkıda bulunulmuştur.

Bölgesel Kalkınmaya Katkımız Artıyor

ÇOMÜ, 2023 yılında da bölgedeki kamu ve özel sektör kuruluşlarıyla iş birliği yaparak Ar-Ge ve teknoloji transferi faaliyetlerine devam etmiştir. Bu faaliyetler, bölgenin kalkınmasına ve refah seviyesinin yükselmesine katkıda bulunmuştur. Üniversitemiz, 2023 yılında da farklı alanlarda uygulama ve araştırma merkezleri kurarak bölgenin ihtiyaçlarını karşılamaya ve kalkınmasına katkıda bulunmaya devam etmiştir.

Bu başarılar, ÇOMÜ’nün eğitim ve araştırma alanındaki güçlü konumunu ve topluma hizmet etme misyonuna olan bağlılığını göstermektedir.

Hedefimiz, Tüm Alanlarda Çalışmalarımızın Çıtasını Yükselmek 

ÇOMÜ olarak, gelecekte de eğitim ve araştırma alanındaki çıtayı daha da yükseltmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Uluslararası alanda daha da görünür olmak, topluma daha fazla katkıda bulunmak ve öğrencilerimize en iyi eğitimi sunmak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.

Rektör Erenoğlu’nun konuşmasının ardından Kurumsal Destek Ödülüne layık görülen; Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı, Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü,  Balıkesir İtfaiye Dairesi, İÇTAŞ Çelik Enerji Tersanesi ve Ulaşım Sanayi A.Ş., Kale Grubu Çanakkale Seramik Fabrikaları A.Ş., OPET Petrolcülük A.Ş., Dardanel Önentaş Gıda Sanayi A.Ş., Doğanlar Holding, Biga Ticaret Odası, Ezine Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi, Kolunsağ Muflon Sanayi Limited Şirketi , Uluova Süt Ticaret A.Ş. ve UM Denizcilik Sanayi A.Ş. ‘ye plaket ve belgeleri protokol üyeleri tarafından takdim edildi.

ABD’nin Stanford Üniversitesi tarafından uluslararası ölçütler kullanılarak hazırlanan “Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları” listesinde “Elsevier Kariyer Boyu Etki” Kategorisinde Kimya alanında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurettin Şahiner adına ödülü Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hava Özay’a takdim edildi.

ÇOMÜ En’leri Töreni, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Kalite Geliştirme Ödülüne layık görülen akademik ve idari personele belgelerinin verilmesi ile son buldu.

Okumaya Devam Et

Genel

Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Yeni Hizmet Birimi Açılışı Yapıldı

Yayınlandı

-

Yayımlayan

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Terzioğlu Yerleşkesinden Anafartalar Yerleşkesine taşınan Lisansüstü Eğitim Enstitüsü’nün Eğitim Fakültesi Dekanlığı üst katındaki yeni hizmet biriminin açılışı gerçekleştirildi.

Açılışa, Rektör Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Evren Karayel Gökkaya,  ÇOMÜ akademik birim yöneticileri, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü yönetimi, idari personelin yanı sıra Anabilim ve Anasanat Dalı başkanları ile çok sayıda akademisyenler katıldı.

Açılış  konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. R.Cüneyt Erenoğlu, enstitünün yeni hizmet biriminin hayırlı olmasını temenni ederek, emeği geçen tüm personellere teşekkür etti.

Ardından, Rektör Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu çalışma ofisleri, toplantı salonu, diğer oda ve ofisleri ziyaret ederek  çalışanlardan bilgi aldı.

Enstitü Müdürü Prof. Dr. Ahmet Evren Erginal ise katılımcılara teşekkür ederek başladığı konuşmasında enstitünün yeni yüzünün üniversitemize yakışır bir nitelikte olmasına gayret ettiklerini, rutin idari işle yanı sıra lisansüstü öğrenciler için bilimsel seminer ve kariyer söyleşilerine devam edildiğini belirtti. Bu süreçte Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Salih Zeki Genç’e de verdiği destek için teşekkür eden Erginal, Müdür Yardımcıları Doç.Dr. Derya Girgin, Dr. Öğr. Üyesi İ. Onur Tunç ve Enstitü Sekreteri Arzu Süngü başta olmak üzere, taşınma sürecinde yoğun emek harcayan idari personele de teşekkür etti.

Okumaya Devam Et

Genel

Türkiye’nin Kentsel Dönüşüm Sürecinde QUA Granite Gücü!

Yayınlandı

-

Yayımlayan

QUA Granite Satış Direktörü Yasin Erdoğan

Üstün desen ve renk teknolojisiyle doğanın tüm canlılığını mekanlara taşıyan, Türkiye’nin en büyük teknik granit üreticisi QUA Granite, her zevke ve ihtiyaca hitap eden geniş ürün yelpazesinde yer alan teknik granit serileri ile kentsel dönüşüm projelerine QUA imzası atmaya devam ediyor.

Adımlarını hızlandırarak, her geçen gün daha büyük hedeflere ulaşma çabasını sürdüren QUA Granite, doğallık ve dayanıklılığın mükemmel uyumunu 81 ildeki kentsel dönüşüm projelerinde yaşatmasının yanı sıra, çevre dostu üretim anlayışıyla bu yıl da sektördeki liderliğini pekiştiriyor.

QUA Granite, doğal mermer, ahşap, beton ve taş görünümlü ürünleriyle her mekâna ve projeye uyan ürün serileri ile mekânlara yepyeni bir soluk getiriyor.

QUA imzası taşıyan tüm ürünler, incelikleri ve hafiflikleriyle uygulama sürecini kolaylaştırıyor. Hafif yapıları sayesinde yapılara binen yükü de azaltarak, mimari süreçlere de olumlu katkı sağlıyor. Yapılardaki esnemelerden kaynaklı seramik kırılma ve çatlama oranını ise en aza indirgiyor. Yüksek mukavemeti sayesinde uzun ömürlü kullanım avantajına sahip 7mm inceliğindeki seramikler, yüksek ısı ve don gibi olumsuz koşullara karşı da oldukça dayanıklı bir yapıya sahip olmasıyla öne çıkıyor.

QUA Granite Satış Direktörü Yasin Erdoğan,

“QUA Granite olarak sadece üretime değil, dizayn ve tasarıma da yatırım yaparak her segmente, zevke ve projeye hitap eden tasarımlarımızla farkımızı ortaya koyuyoruz. QUA imzası taşıyan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) Konutları ve Emlak Konut projeleri de 7mm ürünlerimizle daha da güçleniyor. ‘’ dedi.

2024 yılında tüm kentsel dönüşüm projelerine, üstün renk/desen teknolojisi ve üretim güçleri ile talip olduklarının altını çizen Erdoğan, ‘’ Başarı ve geleceğe olan inancımızı, üretimdeki gücümüz ve iş ortaklarımızdan alıyoruz. 2023 yılında 20’den fazla projede yer alarak sürdürdüğümüz başarımızı, 2024 yılında da devam ettirecek olmanın gururunu yaşıyoruz. Yeni dönemde yeni kentsel dönüşüm projelerinde, Türkiye’nin QUA’sı 7 mm seramikleri ile fark yaratmaya hazırlanıyor. Geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da tüm kentsel dönüşüm projelerine üstün renk ve desen teknolojimiz, üretim gücümüz ile talibiz.  Kentsel dönüşüm projelerinde imza attığımız başarılarımız ile Türkiye seramik sektöründe takip eden değil takip edilen oyuncu olduk. Bu başarıda emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ederim. Türkiye’nin en büyük teknik granit üreticisi olarak 41 milyon m2’lik üretimimiz ile çalışmalarımıza ve yatırımlarımıza hız kesmeden devam edeceğiz” dedi.

 

Okumaya Devam Et

BU AY ÇOK OKUNANLAR