Çanakkale Deniz Zaferi’nin 99’ncu yıldönümü kutlamaları ve 18 Mart Şehitleri Anma Günü törenlerinin ilk saat 09.30’da kordon boyunda Valilik binası önünde yapıldı.

Çanakkale Valiliği önünde düzenlenen törene, Başbakan Erdoğan’ın yanı sıra Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç da katıldı.

Törenin yapıldığı alana bakan Valilik binasına ve diğer binalara Türk bayrağı ve Atatürk posteri asıldığı görüldü.

Tören öncesi mehteran konseri verildi. Konserin ardından Vali Ahmet Çınar, Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Aydın Şirin ve Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan tarafından Türk bayrağına üzerine “Çanakkale Geçilmez” yazan madalya takıldı, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı söylendi.

Başbakan Erdoğan, konuşma yapmadan önce elinde Türk bayrağı ile yanına gelen bir çocuğu sevdi.

Erdoğan’ın konuşması sırasında vatandaşlar tarafından sık sık “Büyük Usta” ve “Mücahit Erdoğan” diye sloganlar attı. Başbakan Erdoğan’a konuşması sonrasında şehit ve gazi yakınları çeşitli hediyeler verdi.

Erdoğan, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 99. Yıl Dönümü nedeniyle Kordonboyu’nda düzenlenen resmi törende yaptığı konuşmada, şehadetlerinin 99. yıl dönümünde aziz Çanakkale şehitlerini bir kez daha rahmetle ve minnetle yad ettiğini vurgulayarak, 18. Mart Şehitleri Anma Günü münasebetiyle tarih boyunca vatanı için, devleti, milleti ve bayrağı için canını feda etmiş tüm aziz şehitlere Allah’tan rahmet, geride kalanlara da sabır diledi.

“Allah onlardan razı olsun” diyen Erdoğan, milletçe hem Çanakkale, hem de tüm aziz şehitlere dualar edildiğini, onların arkasından Fatiha’lar okunduğunu söyledi. Erdoğan, “Şunu burada çok büyük bir iftiharla ve memnuniyetle ifade etmek istiyorum. Eğer bugün millet dua edebiliyorsa, eğer bugün millet şehitlerinin arkasından Fatiha’lar okuyabiliyorsa, eğer bugün ezan minarelerden özgürce okunabiliyorsa, biliniz ki şehitlerimizin ruhları şad olmuştur, muazzez olmuştur. Eğer bu aziz millet bugün hür ve bağımsız şekilde varlığını idame ettiriyorsa, yine biliniz ki hiçbir şehidimizin kanı boşa akmamıştır. Şehitlerimize sonsuz şükran borçluyuz. Şükran borcumuzu bu vatana, bu bayrağa, milletimize ve milletimizin değerlerine sımsıkı sahip çıkarak ödüyoruz ve ödemeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Erdoğan, Çanakkale Deniz Zaferi’nin bu yıl 99. yıl dönümüne ulaştığını anımsatarak, önümüzdeki yıl Çanakkale Deniz Zaferi’nin bir asrı geride bırakmış olacağını, 100. yılda zaferin kutlanacağını anlattı. Çanakkale’de 100. yıl kutlamalarının inşallah çok daha farklı olacağını belirten Erdoğan, 7 coğrafi bölgeden, 81 vilayetten, ayrıca Çanakkale Savaşı’nda yanımızda yer alan dünyadaki dost ve kardeş ülkelerden temsilcilerin katılımıyla, binlerce, on binlerce kişinin 100. yılın coşkusunu Çanakkale’de yaşayacağını vurguladı.

Cumhuriyet’in 100. yıl kutlamaları

Çanakkale Zaferi’nin aslında Kurtuluş Savaşı’nın bir girizgahı olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

“Çanakkale’de elde ettiğimiz zaferle, oradan elde ettiğimiz gurur ve öz güvenle, özellikle de orada sergilediğimiz birlik ve kardeşlikle Kurtuluş Savaşımıza başladık ve zaferle sonuçlandırdık.  Milletçe şu anda bir başka önemli 100. yıl kutlamasına, Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yıl kutlamalarına hazırlanıyoruz. 9 yıl sonra, 2023’te inşallah milletçe büyük heyecanı, büyük coşkuyu yaşayacak, asırlık bir iftiharı hep birlikte hissedeceğiz. 2023 kutlamalarını sadece törenle, sadece kutlamalarla, etkinliklerle geçiştirmeyeceğiz. 2023’ü, hedeflerimize ulaşmış olmanın sevinciyle çok farklı, çok anlamlı şekilde idrak edeceğiz. Türkiye’nin mili gelirini 230 milyar dolardan aldık, şu anda 820 milyar dolara kadar yükselttik. İnşallah 2023’te Türkiye’nin milli gelirini 2 trilyon dolara ulaştırmış olacağız. Türkiye’nin ihracatını 12 yıl önce 36 milyar dolardan aldık, şu anda 152 milyar dolara kadar ulaştırdık. İnşallah ihracatımızı da 2023’te 500 milyar dolara yükseltmiş olacağız.  Kişi başına milli geliri 3 bin 500 dolardan aldık, şu anda 10 bin 500 dolara kadar çıkardık. Bunu da 25 bin dolara kadar yükselteceğiz. 9 yıl sonra 2023’te Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ülkesinden biri konumuna yükseltmiş olacağız. Sadece ekonomik olarak değil, Türkiye’yi siyasal ve sosyal anlamda da bölgenin ve dünyanın parmakla gösterilen bir ülkesi konumuna yükselteceğiz. Reformlarını gerçekleştirmiş, en ileri demokratik standartlara kavuşmuş, Avrupa Birliği’ne üye olma mücadelesinde sonuca ulaşmış Türkiye’yi, yeni Türkiye’yi inşa etmiş olacağız. En önemlisi de bin yıllara kadar uzanan kardeşliğimizi çok daha güçlendirmiş, perçinlemiş, sarsılmaz bir hale getirmiş olacağız. Her kesim ve her kesimin birbirine saygı duyduğu, birbirinin tercihlerine ve yaşam tarzlarına hürmetle yaklaştığı, hoşgörünün egemen olduğu bir iklimi hep birlikte imar edeceğiz. Şehitlerimiz bizden böyle bir Türkiye inşa etmemizi istiyorlardı. Şehitlerimiz işte böyle bir Türkiye için canlarını feda etmişlerdi. Onlar kendilerinden sonra gelen nesillerin kutuplaşması için değil, ayrışması için değil, birbirlerine farklı nazarlarla bakması için değil, kendilerinden sonra gelen nesillerin kucaklaşması için, bir olması için, kardeş olması için, hep birlikte Türkiye olması için kahramanca savaşmışlardır.”

“Şehitlerimiz arasında ayrım yok”

Anafartalar’da, Kilitbahir’de, Soğanlıdere’de Türkiye’nin 81 vilayetinden ve kardeş ülkelerden gelen şehitlerin yan yana, koyun kuyuna yattığını belirten Erdoğan, şehitliklerde Türk, Kürt, Arap, Çerkez, Gürcü, Laz ve Roman gibi bir ayrım görülemeyeceğini kaydetti.  Şehitliklerde, Sünni ve Alevi ayrımı, zengin ve yoksul, okumuş ve ümmi ayrımının da görülemeyeceğini ifade eden Erdoğan, şehitliklerde üniversiteye yeni başlayan gençlerin yattığını anlattı.

Erdoğan, “Böyle bir ruh dünyasına sahip milletin torunlarıyız, evlatlarıyız biz. Vatanı için kanını feda edenler, birbirleri arasında ayrım yapmıyor, birbirlerine kardeş nazarıyla bakıyorsa, onların torunları da birbirleri arasında ayrım yapamaz, birbirlerine farklı nazarla bakamaz. Kim ki bir başkasını etnik kökeninden, dilinden, kültüründen dolayı tahkir ediyorsa, biliniz ki Çanakkale şehitlerini incitmektedir. Kim ki bir başkasını inançlarından, mezhebinden, manevi değerlerinden, kılık kıyafetinden, baş örtüsünden, sakalından, bıyığından dolayı tahkir ediyorsa, biliniz ki o Çanakkale şehitlerinin ruhunu muazzeb etmiştir. Kim ki kendi yaşam tarzını makbul görüp başkalarının yaşam tarzlarını, değerlerini, kutsallarını tahkir ediyorsa aynı şekilde biliniz ki o da Çanakkale şehitlerimizi ve diğer tüm şehitlerimizi üzmüştür.”

Erdoğan, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 99. Yıl Dönümü nedeniyle Kordonboyu’nda düzenlenen resmi törende yaptığı konuşmada, Çanakkale’de şehit olanların tek vatan, tek millet ve tek devlet için canlarını ortaya koyduğunu söyledi.

Kendilerine düşenin “Bu emanete sahip çıkmak, ortak değerler altında bir ve beraber olmak” olduğunu dile getiren Erdoğan, Çanakkale Deniz Zaferi’nin 99. yıl dönümünde Türkiye’nin büyük savaşların, mücadelenin, fedakarlıkların ve zaferlerin üzerine kurulmuş bir devlet olduğunu ifade etti.

Erdoğan, “Türkiye, dünyanın en güçlü, donanımlı orduları karşısında göğsündeki imanı ortaya koymuş, o iman ve kahramanlıkla destanlar yazmış bir büyük devlettir. İmandır o cevher ki ilahi ne büyüktür, imansız olan paslı yürek, sinede yüktür” diyerek, tarih boyunca Türkiye’yi esir almaya, ülkenin istiklalini bozmaya çalışan her devletin çok açık bir yenilgi ve hezimetle geldiği gibi gittiğini aktardı.

Başbakan Erdoğan, “Türkiye, dışarıdan teslim alınamayacağı gibi, içeriden de ihanetlere boyun eğmeyecek, ihanetlere teslim olmayacak, her türlü ihanete gereken cevabı verecek ve ihanetleri ezecek güçte bir ülkedir. Milli güvenliğimize yönelik her saldırı, karşısında Türkiye’nin iman dolu göğsü gibi serhaddini bulacaktır. Çanakkale’nin aziz şehitlerinin torunları olarak istiklalimizden, istikbalimizden, özgürlüğümüzden hiçbir şekilde taviz vermeyiz ve vermeyeceğiz” dedi.

99 yıl önce bugün donanmalar, zırhlı gemiler, torpidolar, toplar, mitralyözler hatta uçakların milletin imanlı evlatlarının kahramanlığı karşısında silinip gittiğini ifade eden Erdoğan, “O modern silahların teslim alamadığı Türkiye’yi hiçbir fitne girişimi, ahlaksız saldırı, namert taarruz da teslim alamayacaktır. Türkiye üzerine hesapları olanlar bilsin ki, Çanakkale 99 yıl önce geçilmemiştir, bugün de yarın da geçilemeyecektir. Milletimizin imanı ve kardeşliği, Çanakkale ruhunun çiğnenmesine asla müsaade etmeyecektir” diye konuştu.

Erdoğan, Çanakkale şehitleriyle gurur duyduklarını, böyle kahraman bir neslin ahfadı olmanın iftiharını yaşadıklarını kaydederek, 77 milyonun buradaki manzarayı görmesini, şehitlikleri ziyaret etmesini, buradaki manzarayı özümsemesini yürekten arzuladıklarını vurguladı.

12 yıl önce yılda 200-250 bin öğrenci veya vatandaşın buraları ziyaret ettiğini, bugün 2-2,5 milyon öğrenci ve turistin şehitlikleri ziyaret eder hale geldiğini dile getiren Erdoğan, Çanakkale şehitlikleriyle ilgilenmenin, onları ortaya çıkarmanın, onları hak ettiği güzelliğe kavuşturmanın kendilerine nasip olduğunu aktardı.

Erdoğan, Çanakkale Zaferi’ni anlamak ve anlatmak için bu çevrede çok önemli yatırımlar yaptıklarını, şehitlikleri bulup düzenlediklerini, Çanakkale Destanı Tanıtım Merkezi’ni inşa ettiklerini bildirerek, ömürlerinin vefa ettiği sürece hem şehitlikler hem de şehitlerin mirası Türkiye için çalışmaya devam edeceklerinin altını çizdi.

Başbakan Erdoğan, “Çanakkale şehitlerimizi, onlarla birlikte tüm aziz şehitlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere rahmetle, minnetle yad ediyorum. Çanakkale Deniz Zaferimizin 99. yıl dönümünün hayırlı olmasını diliyor, hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum” ifadelerini kullandı.

Tören, halk oyunu gösterileri, şiirlerin okunması ve tören geçişinin ardından sona erdi.